26 Haziran 2009

Güney Afrika ve Irkçılık


Irkçılık ya da tüm dünya tarafından tanındığı şekliyle rasizm (racism) günümüzde önemli bir problem olarak görülmektedir. Özünde, ırk, din, cinsiyet vs gibi kişisel nitelikler üzerinden diskriminasyona gitmeyi, farklı unsurlara karşı düşmanca tavırlar sergileyip ayrımcılık yapmayı temsil eden ırkçılık, dünyanın birçok bölgesinde çeşitli şekillerle karşımıza çıkmaktadır. Bunlardan biri ve belki de ırkçılık tarihindeki en kapsamlı ayrımcılık olan Güney Afrika'daki "Apartheid" rejimi 1994 yılında nihayet son bulmuş, böylece ülkede azınlıkta kalan beyazların çoğunluk olan siyahları yönetmesi için düzenlenmiş kurallar bütününü oluşturan Apartheid, Afrika Ulusal Kongresi'nin (ANC) ve Nelson Mandela'nın uzun uğraşları sonucu ortadan kaldırılmıştır. Modernite ile uzaktan yakından alakası olmayan ve tamamen orta çağ mantalitesi ile hareket eden birtakım kişilerce oluşturulan Apartheid Yasaları, Güney Afrika'daki beyazları siyahlardan kesin bir şekilde ayırmayı amaçlıyordu. Gerek Güney Afrika'nın gerekse de bu rejime karşı olan diğer devletlerin yoğun çabaları, bugün, ülkede herkesin barış içinde birarada yaşamasını sağlamıştır.


Güney Afrika ve Irkçılık meselesi son günlerde FIFA Konfederasyon Kupası maçlarında yeniden gündeme geldi. Maçları takip eden Güney Afrika taraftarları, milli takımlarının defans hattında görev yapan ve takımdaki tek beyaz futbolcu olan Matthew Booth topa dokunduğunda ilginç yerel çalgıları Vuvuzela'yı çalmayı bırakıp bağırmaya başlıyorlardı. Önceleri herkes çoğunluğu siyah olan taraftarların beyaz Booth'a tepki gösterdiğini sanıyordu. Ancak işin sonradan öğrenilen aslına göre Güney Afrikalı siyah taraftarlar Booth'u yuhalamıyor aksine ona olan sevgilerini "Booth" diye bağırarak gösteriyorlardı. Neredeyse yarım asır boyunca ırk ayrımcılığına tabi tutulan Güney Afrikalı siyahlar, ırkçılığa ırkçılıkla karşılık vermek yerine kendilerinden farklı olanı, olduğu gibi kabul etmenin büyük bir erdem olduğunu da böylece herkese kanıtladı. Demokrasiyi benimsemenin dini, dili, ırkı, yaşı, cinsiyeti ve ten rengi olmadığının en güzel örneği...

0 yorum:

Dünya Gündemi Analizleri Hakkında

Bu blog, uluslararası politikada yaşanan güncel gelişmeleri takip etmek ve değerlendirmelerde bulunmak amacıyla oluşturulmuştur. İçinde yer alan yazı, yorum ve analizlerin tamamı yazarın şahsi görüşleridir. Yazıların tüm sorumluluğu blog yazarına aittir.

Güncellemeler belli bir programa göre yapılmamaktadır. Bunun yanı sıra her sabah çeşitli şekillerde güncellenmektedir. Yazılar hazırlanırken; ntvmsnbc, bbc türkçe, reuters, guardian, washington post, der spiegel, kommersant vs gibi kaynaklardan yararlanılmaktadır. Haber içerikleri bu kaynaklardan sağlanmakla birlikte, yorumlar ve analizlerin tümü blog yazarına aittir.

Blog içeriğinin, yazardan izin alınmaksızın kullanılması kanunen yasaktır. Kaynak göstererek veya yazarla irtibat kurularak yapılan alıntılara izin verilecektir.